YAZILAR

Neden gerçek olmasın ki?

Bir eğitim ve öğretim yılını daha idrak ediyoruz.

Kurumların arasında derslere boğulup bunalan gençler okulun yolunu tutuyorlar. Okula gelmek bir mecburiyet çokları için. Ne kadar başarılı bir okul olursa olsun o yaşlarda okul hep ders çalışılan, sınavların sürekli tekrar edildiği, başarıların not baremiyle ölçüldüğü yerler olarak zihinde kalıyor. Ne acı ki okulu özlemek artık öğrenciler için sıra dışı bir davranış oldu.

Sürekli değişen sistem, azalması beklenirken artan ders yükleri, okulların mahalle okulu olmayıp sürekli servislerle ulaşılması zor binalar olması, her öğretmenin kendince başarı beklemesi, akademik başarı dışında taşınan kabiliyetlerin çoğu kere geçerli akçe olmaması, ömrünün baharında gençleri okula karşı daha duyarsız hale getiriyor.

Okullarımız sadece bilgi yüklü kurumlar değil sevgi atmosferinin yaşandığı, saygının yaşa ve mevkiye bakılmaksızın herkese gösterilmesi gereken bir yüce davranış olduğu, tebessümün her yüzde daim açtığı, bilgi öğrenmenin zevkli hale geldiği, bilgiyi içselleştirmiş eğitimcilerin şefkat eliyle sunduğu paha biçilmez tecrübelerin minnetle alındığı, modern dünyanın hülyalarımıza bile ket vurduğu bir asırda nice keşiflere zihnen ve ruhen çıkılabilecek bir eğitim, gereksiz bilgilerle obez olmuş zihinlerin ve gevezeleşmiş ruhların her gün dinginleşmesine fırsat veren ortamların hazırlandığı müessesler, sağlıklı bedenlerin inşası adına öğretmeni ve öğrencisiyle sporun hiç ihmal edilmediği mekânlar, mezunlarının taşıdığı misyonla bir dünya vatandaşa olabilecek kadar donanımlı evrensel değerlere vakıf bir hakikat aşığı gayretkeş talebelerin bulunduğu bir okullar, bahçesinde evrene ait bin bir renk çümbüşün çiçek ve ağaçla şenlendirildiği alanlar, en mühim ihtiyaç olan oyun için donanımlı hale gelmiş bahçeler ve daha niceleri…

Neden gerçek olmasın ki?

2013 2014 yılında tüm eğitimcilerin ve öğrencilerin nice güzellilere ulaşması temennisiyle…

18.09.2013