YAZILAR

Herkes de Biraz Kayahan Mutlaka Vardır

Kayahan “ Ben yaratmıyorum, Yaradanın yaptıklarını bir araya getiriyorum”

Meşhurluğu ahlakına ket vurmamış, değerlerine bağlı kalabilmiş, Anadolu mayasından feyz almış, eğlence müziğinden daha çok, dinleme ve anlama üzerine eserler vermiş mümtaz bir sanatçı idi, Kayahan.

Yaşamadığınız şeyleri anlatmak hele ki, bunu müzikle ifade etmek asla karşılık bulmayacak bir boş gayret iken, Kayahan sevgiyi esas alan ve yolu sevgide birleşen herkesle bir gün kucaklaşacağımıza inanmış güzel bir insandı.

Nevi şahsına münhasır üslubu, icra ettiği müzik tarzının ruhunuza dokunması, bizden olan çok şeyi bizce söylemesi, sevdiklerimize diyemediklerimizi onun dilinden terennüm edilmesi, onu bize ne kadar yaklaştırdığı gibi bizim de ona yakınlaşmamıza sebep oldu hep.

Sizde size ait bir şeylerin Kayahan’ın dilin de ifadesi sıradan bir ifade olmadığı için yüreğe dokunmuştur hep.

“Dert insanı söyletir” derler. Kayahan derdi olan bir sanatçı idi. İnsana rağmen insanlığın değer kaybına isyan edercesine “Benim aklım bu aleme ermiyor demesi, yalandan korktuğu kadar yılandan korkmadığını” söylemesi bir yürek isyanıdır insanlığından nasipsizlere.

Gurbeti yaşayan, kurbet için sıla adına türküsünü söyleyen, Kayahan kendi sedasıyla davet etti tüm sevenleri sevdiklerine.

Aşkın onun dilinde bilinenden başka anlamalara büründüğü görmek, onun ifadeleri ve müziği ile aşkı masumane bir daha yaşamak ancak yüreği sevgi ile dolu bir sanatçının ifadesiyle mümkün olabilirdi.

En naif duyguların kabalaştığı bir zamanda ille de zarafet kokan o şarkıları hangi gönül kendi üstüne alınmaz ki?

Kiracıyız bu dünyada derken dünyanın ev sahipliğine soyunmak için iyi bir mekân olmadığını anlatır.” Gel yağmurlarla ıslan benimle, gel güneşlerde ısın benimle “derken sevdan için sevdalandığınla her halde geçen zamana eyvallah demiyor mu?

Sanatın, şova dönüştüğü bir zamanda şovmenlikten azade gönlündeki sevgiyi haykıran aksi sada bulan bir bestekarı kaybetti, Türkiye.

Aşka dair ne söylediyse, sevgiye ait ne dediyse müziği ile nice gönüllere girdi. Bu kubbede hoş bir sada olarak ne çok şey bıraktı. Ahir ömründe küskünlüklere son verip barış deyip, helallik istemesi de sanki burada artık çok kalıcı değilim der gibiydi.

Helalliklerin genelde musalla taşında bir başkası tarafından istenildiği halde, hasta haliyle son bir selam çakıp sevdiklerine “Benden yana hakkım helal olsun siz de hakkınızı helal edin” diyip göçüp gitmek her faniye de nasip olacak bir durum değil elbette.

”Allah ve Resulü ile bağlarınızı koparırsanız kendinizi tanımazsınız.” diyen ve gerçek sanatçıyı anlama yolunda mütevazı duruşunu korumaya çalışan bir güzel insanı bu fani âlemden uğurladık.Yaşarken çok kıymeti bilinmeyen nice değerler gibi yıllar geçtikçe Kayahan’ın ne kadar özel birisini olduğunu daha çok anlayacağız ve çokça özleyeceğiz.

İçi boş nice seslere rağmen her gün biraz daha anlamını artıracak eserlerine ve tabi ki sesine olan özlem maalesef onun bir daha yeni beste yapamayacağı ve o sesi bir daha duyamayacağımız için bu gök kubbede bir yıldızım göçüp gittiğini bir kez daha anlayacağız. Mekânı Cennet olsun. Allah rahmet etsin.

Halil Yıldırım

03.04.2015